Türkiye’de tüm il ve ilçe müftülüklerinde fahri yada kadrolu Kur’an Kursu Öğreticiliği alım sınavlarında 4-6 Yaş Çocuk Eğitimi ve Etkinlikleri Sertifikası İstenmektedir.
Yeni Akit Gazetesinde yayımlanan haber şu şekilde;
Kur'an Kursları Öğretim Programı (4-6 yaş için) toplam on ilde pilot uygulama ile başlamış ve ardından 2015 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından
“fiziki şartları uygun olan mekanlarda” tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması kararı alınmıştır. Bir eğitim uygulaması pilot uygulamanın hemen ardından eğer tüm ülkeye yaygınlaştırılıyor ise bu demektir ki bu eğitim hedeflere ulaşmada etkili ve başarılı bulundu.
Türkiye’de pek çok kamu kurumu, uygulamaları ile eleştiri konusu olurken, Diyanet İşleri bir ileri aşamaya geçip varlığı ile tartışma konusu olmayı başarmış bir kurum. Diyanet İşleri Başkanlığının sadece İslam dininin bir yorumu üzerinden hizmet veriyor olması ve tüm Türkiye halklarının vergileriyle bütçeleniyor olması bir yana, hangi inanç sisteminden olursak olalım 4-6 yaş grubu çocuklara dini eğitim veriliyor olmasının pedagojik ve politik anlamlarını uzun uzun tartışmak gerekiyor. Buna rağmen, 4+4+4 kesintili zorunlu eğitim uygulamasına geçiş gibi bu da sessiz sedasız, tartışmalara kulak tıkamış bir biçimde uygulamaya geçirilmiş durumda.
Erken çocukluk döneminde bu eğitime neden ihtiyaç duyulduğu sorusuna her zamanki gibi “talep üzerine” diye cevap veriyorlar. Devletin anaokullarında ve sınıflarında kalabalık bir çocuk grubuyla yalnız bırakılmış öğretmenlerin ya da çocuklarını böyle bir ortama sokmayı istemediği için özel okullara göndermek zorunda kalan ailelerin talepleri devlet tarafından hâlâ önemsenmiyor. Ya da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince Alevi çocukların zorunlu din eğitiminden muaf tutulma hakları hâlâ yerine getirilmiyor. İslam dışı dinlere mensup olanların eğitim ortamında karşılaştıkları eşitsizlik karşısında da pek bir şey yapılmıyor.
4-6 YAŞ KUR’AN KURSU İÇERİĞİ
Program temel öğretim, yaz Kur’an kursları ve ek öğretim olarak üç farklı şekilde uygulanmak üzere kurgulanmış. Temel öğretim 4 düzey ve her düzey için yaklaşık iki aylık periyodlar halinde. Haftalık 18 saatlik programda 12 saati dini bilgiler, 6 saati de Kur’an dersi kapsıyor. Yani aslında toplam 8 aylık bir program çıkarılmış. Bu program içeriğinin bu çocuklarla imkansızlığını 4-6 yaş grubu herhangi bir çocukla 10 dakika geçirmiş herkes bilebilir. Oyun çağı çocuğu ile vakit öldürmek için değil de eğitimsel niteliği olsun diye tek bir oyunu planlamak, uygulamak çok ciddi bir eğitimden geçmeyi gerektiriyor.
Somut düşünme evresindeki çocuğun cennet, cehennem, melek, cin, peri, Allah gibi kavramları bir yetişkin ya da ergen bir genç gibi kavraması ise imkansız. Elbet bunun karşılığında bu programları hazırlayanlar “Biz sevgi ve merhamet, saygı, adalet gibi kavramlardan bahsediyoruz ve bu konularda çocuklarımızı eğitiyoruz” diyeceklerdir. Gerçekten de eğitim programının ünitelerine baktığınızda konular bu ve benzeri başlıklarda. Bu ünitelerde elde edilmek istenen kazanımlara baktığımızda ise tamamen soyut kavramlarla bezeli olduğunu görüyoruz. Alt metinleri okuduğumuzda ise mesajlardan bir tanesi
“Bu dünyadaki adaletsizliğin hesabının öte dünyada”görüleceği, bu dünyada adalet arayışının gereksizliğinin ince imasını taşıyor. Örneğin, Başkanlığın tavsiye ettiği şarkılardan birinde “…Var olanla yetinirsen nice yollar aşılır. Yunus gibi, Eyüp gibi bize sabır yakışır, sabrın sonu selamettir.” deniyor. Yani, eşitsizlik karşısında sabır, haksızlık karşısında sabır, sokakların yasak olması karşısında sabır…
BİR TAŞLA İKİ KUŞ: AYNI ZAMANDA İSTİHDAM ALANI
Çocuklarla bu zorlu eğitim çalışmasını yürütmesi gereken öğretmenlerin niteliklerine baktığımızda, “Bayan Kur’an kursu öğreticileri arasından
Uludağ Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (
ULUSEM) tarafından
4-6 yaş çocuk eğitimi ve etkinlikleri sertifikası ve bu alanda uzman olanları bir haftalık eğitimden sonra öğretici olarak atanır” ifadesini görüyoruz. Sayının yetersiz kalması durumunda ise ilahiyat fakültesi mezunu, ilahiyat ön lisans mezunu, imam hatip lisesi mezunu olup çocuk eğitimi ile ilgili resmi diploma, belge ve sertifikası olanların “öğretici olarak atanacağı” gelen bilgiler arasında. Kurslarda öğretici ihtiyacının kadrolu veya sözleşmeli personelle karşılanmasının esas olduğu belirtilirken,
“Ancak bu ihtiyaç kadrolu veya sözleşmeli öğreticilerle karşılanamadığı takdirde geçici öğretici görevlendirilebilir” deniyor. Beş çocuktan fazlası varsa eğer bu kurslar açılabildiğine göre, yüksek sayıda öğreticiye ihtiyaç olduğu ve olacağı oldukça net. Bu bilgi ile birlikte düşünülünce bir yandan da bu kursların bir istihdam alanı olarak da kullanıldığı da düşünülebilir.
Yeni Akit Gazetesi Haber Linki için
Tıklayınız.
Türkiye’de tüm il ve ilçe müftülüklerinde fahri yada kadrolu Kur’an Kursu Öğreticiliği alım sınavlarında 4-6 Yaş Çocuk Eğitimi ve Etkinlikleri Sertifikası İstenmektedir.
Diyanet İşleri Başkanlığınca
Onaylanmış 4-6 Yaş Çocuk Eğitimi ve Etkinlikleri Sertifika Programı Hakkında DETAYLI BİLGİ için TIKLAYINIZ.